Haymana' nın kuruluşundan günümüze kadarki en önemli geçim kaynaklarından birisi de hayvancılıktır. Hemen hemen tarımla uğraşan her kesimin çoğunluğu aynı zamanda hayvancılıkla uğraşmaktadır. Çünkü salt tarımla uğraşarak geçimini sağlayacak verim ve gelire sahip değildir. Özellikle tarımsal girdilerin diğer girdilere göre daha ucuza satılması tarım çiftçisini başka gelir kaynaklarına yönlendirmektedir. Saman ve yemin çiftçilerin kendileri tarafından üretiliyor olması hayvancılığın yaygınlaşmasında en önemli faktör sayılabilir. Ayrıca ilçe çevresinin yayla özelliği göstermesi de diğer etkendir. Ankara' nın en iyi koyunu olan Ak Karaman cinsinin en iyileri Haymana' da yetişmektedir. Merinos yetiştiriciliği de oldukça önemlidir. Koyunların meralarda ve tarım arazilerinde otlatılması esastır.İlçe sınırları dahilinde 85.600 adet Karaman Koyunu, 21.300 adet de Merinos Koyunu olmak üzere toplam 106.900 adet koyun mevcuttur.
Eskilerde olduğu gibi günümüzde de koyunculuk ilçede çevre ağıllarda yapılmaktadır. Sürüler 9-10 ay meralarda ve tarım arazilerinde otlatılmaktadır. Kış mevsiminde ise koyunlar ağılda saman, keşif yem ve kaba yem yedirilerek beslenmektedir. Günümüze kadar gelen ve hala kendisini hissettiren en önemli hayvancılık sorunu koyun sürülerinin tarım mahsullerine zarar ve ziyan vermesidir. Tarım ürünlerinin olgunlaşmasına zaman kalmadan sürü sahiplerinin düşüncesizce bu mahsullerden faydalanma yoluna gidebilmektedirler. Dolayısıyla çiftçiler de kendi kapıp-kaçma yoluyla hasat etme kaygısı vardır. İlçe sınırları dahilinde 20.500 adet, ilçe merkezinde de 244 adet büyükbaş hayvan bulunmaktadır. Haymana' da hayvancılık ticari amaçla yapılır. İlçe merkezi ve civarında geniş çayır, mera ve otlak alanlarının varlığı bölge hayvancılığının gelişmesini sağlamıştır. Eskiden daha fazla olan büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısı günümüzde oldukça düşmüştür. Bunun başka sebepleri, ortak mera alanlarının giderek daralması, yem fiyatlarındaki artış ve köyden kente olan göçlerdir.