HAYMANA LİSESİ
Nihayet uzun bir aradan sonra Haymana Lisesi Mezunları Pilav Gününü değerli arkadaşım ve Haymana lisesi müdürü Hasan Bayar ve değerli ekibinin sayesinde gerçekleştirebildik.
öncelikle mezun olduğumuz liseye yine kendi dönemimizden Bir Haymana'lının okuyup müdür olarak dönmesi ilaveten Emrah Koç'un da yine müdür yardımcısı olarak görev alması ben dahil tüm Haymana Lisesi Mezunu arkadaşlarımızı gururlandırmıştır.
28 mayıs 2011 Haymana Lisesi Mezunları Pilav gününde Okul müdürü sevgili Hasan Bayar güzel bir konuşma yaptı,ardından sevgili Sait özdemir ve Kemal Gedikliye emekleri ve hizmetlerinden dolayı plaket taktim edildi.
Kısa ve duygulu bir konuşma yapan okul müdürümüz Kemal Gedikli‘liyi dinlerken bir anda dejavu oldum. Konuşma bittikten sonra herkes uygun adım derslere girecek hissine kapıldım.
Kemal Gedikliyi ne zaman görsem ya da dinlesem hep aklıma Kenan Evren gelmiştir..Nedense 1980 yılından beri kafamda hep onu Kenan Evrenle özdeşleştirmişimdir.
Belki de liseyi askeri bir disiplinle yönetmeyi çok sevmesinden , o dönemlere kendisini fazla kaptırmasından ileri gelmiştir bilmiyorum ama herkes gibi gereksiz yere, biraz abartılı çok dayağını yediğimi itiraf etmeliyim.
Belediye başkanımız sevgili Hacı Aysu'unun şu anda lise iki'yi okuduğunu yaptığı konuşma esnasında öğrendim.Kendisini bu azmi konusunda tebrik ederim. Bu demek tir ki aramıza 2 yıl sonra fahri haymana lisesi mezunu bir belediye başkanımızda dahil olacaktır.
İnsan yıllar sonra okul önlüğünden kurtulup ,ilk ergenliğe adım attığı yılları ,ilk platonik aşklarını,ilk acılarını ,heyecanlarını ,isyanlarını yaşadığı okulunu ziyaret ettiğinde ;mevcut okuyan öğrencilerin cıvıl cıvıl halay çekerken ,köçek oynarken hallerini izlediğinde garip bir duyguya kapılıveriyor ister istemez . Bizde böyleydik demekki geçmişte deyiveriyor içinden
Yokluklarla dolu lise yıllarımızı ,öğretmensizlikle geçen günlerimizi ,Sadece Aşama ve final dergisi ile üniversiteye hazırlanmaya çalıştığımızı ,paramız yok ,dersaneye gidemedik diye İhsan ateş ve diğer idealist hocalarımızın bizi üniversiteye girmemiz için hafta sonu kursu açtıklarını düşünürken ,ister istemez geçmişe dönüvermişim birden ,zannediyorum bu diğer arkadaşlarda da olmuştur.
Lise bahçesine adım atışım sanırım 1980 ihtilalinin hemen ardından olmuştu.Hiç unutmam kareli takım elbisemi ve kıravatımı rahmetli dedem Salih Güneş almıştı.
O zamanlar ortaokul ve lise aynı bina da idi. Kayıt sırasında da İngilizce ya da Fransızca tercihe göre sınıflar belirleniyordu.İngilizce sınıfında okumak o tarihlerde revaçta idi.
Beni Fransızca sınıfına kaydetmişler ,lisede görev yapan dayımı araya koyup koyup torpille İngilizce ye geçtim ,velhasıl bu ara da eski taş binanın girişinde sağdaki sınıfta hiç adım okunmamasına rağmen Fransızca sınıfında 1 hafta kaçak gidip gelmişim..
Sonradan yoklama listesinde ismim okunmuyor dediğimde "sen burada ne arıyorsun” dediler ve beni sınıfımı bulmam için idareye gönderdiler..
Nihayetinde lisenin girişinin üzerindeki sınıfta buldum kendimi ,küçük bir sınıftı.İçeri girdiğim de boş bulduğum sıraya bir arkadaşın yanına atıverdim kendimi.
Nerden bilebilirdim ki daha sonra bu yanına oturduğum arkadaşla 6 yıl boyunca hep aynı sıra da yanyanda oturacağımızı ve aradan 30 yıl geçmesine rağmen hiç bağımızı koparmadan sürekli görüşeceğimizi.Bu arkadaşım, dostum şimdi inşaat mühendisi olan Hüseyin Akdeniz'den başkası değildi.
İlk aklımda kalanlar sınıftan Hüseyin Akdeniz,Melih Dedeman,Rahmetli Sait Acele,İsmail Tuna,Oya Taşyürek,Hediye Kilciler,Arif ünal,Aykut Aytaç,Gülfidan öztürk,zeliha öztürk ,Necla Sezer,rahmetli Ayşe Sezer, Sıtkı Yaman ……..
Daha sonra küçük olan sınıfımız başka bir sınıf ile birleştirildi. Şükran Türkoğlu,çetin çetinkaya,Yıldız çiftçi,Latif çırpan,Seval bayram,Levent Kocak,Cevriye Gökşen ,Mehmet Eren ,Hüdaver Bayar ,Hacı özdemir(tatar hacı),Varol Biçer,Mualla Şaduman Karaca,Bünyamin Ermiş, Ferdane -Seçil Yünlü kardeşler ,Yıldız Saraç,Seçil Durukan,çiğdem çakır,Cabir sezer,Şenel Demircan ,Hüseyin öztürk ,Mehmet Bölükbaşı,Mahmut Aydın,İbrahim Yünlü ,Nihal Duyar,Murat Serhan Güler (Melez)Yüksel öztek,Dervis çiftçi vs biraz daha düşünürsem diğerleride aklıma gelecektir mutlaka ama köşemiz galiba müsait olmayabilir.
Bu arada herkes kendi sınıfındakileri yorumlar bolumune yazabilir.
80 yılın başlarında okul müdürü galiba Faruk bey di. O yıllar siyasetin yoğun olduğu,hemen hemen her hafta okulların bir şekilde olaylar nedeni ile sürekli kapalı olduğu yıllar idi.
Okulda mutlaka öğrenciler ile öğretmenler ve idare arasında sürekli kavgalar olurdu.
İdare ve öğretmenlerin; kavgaları önleyen ve engelleyen ikisi de haymanalı olan bence Sait özdemir ve Veysel Güneş'e çok borçları vardır diye düşünüyorum
80'li yıllarda lise de okuyanlar da fizik olarak şu anda okuyanlar gibi değillerdi,ergenliğe çok erkenden girmiş saçlı sakallı adamlardı hepsi keza bayanlar da öyle.
Kalender cihan,çetin Doğan,Yaşar Hakbilir.Kurtuluş Birbenli,ömer çevik,Yüksel çınar ,ömer öztürk,Nevzat Karaca,Nurettin Demir aklımda kalanlar.
Velhasıl tekrar pilav gününe döneyim .
Okulların kapanmasına az bi süre kala birde seçim olması nedeni ile pilav günümüz bu sefer biraz aceleye geldi .
Tanıtım ve organizasyon eksikleri tabiî ki vardı ama hiçbir şey ,Kemal Gedikliyi dinlerken hissettiğimiz korkuyu ,arkadaşlarımızı yıllar sonra gördüğümüzde hissettiğimiz heyecanı,unuttuğumuz şımarıklığımızı yeniden yaşamamızı engelleyemedi.
Küçük Dilan kızımla gittiğimiz pilav gününde aynı sırada okul müdürümüzün duygulu konuşmasını dinlerken ,o an dilan gibi hissettim kendimi.
Tüm herkes neşeli ,mutlu güler yüzlü idi .Yıllar sonra yapılmış küçük mini bir kaynaşma ,buluşma toplantısı idi pilav gunumuz ama dışarı da yağan yoğun yağmura rağmen herkes halay çekerken bir başka idi.
Mehmet Eren bile yıllar sonra istiklal marşını tam öğrenmiş edasıyla (korkma sönmez muşafak lardaaaa yüzen alsancakkk ) gür bir şekilde kulağımın dibinde bağıra bağıra söylerken dejavu olup eskiyi hatırlamamak ,gülmemek elde değildi.
Bir dahaki pilav günümüz daha planlı ve programlı piknikvari bir şekilde olacaktır diye düşünüyorum.
Bu sefer öğretmenlerimizi de davet etmeyi düşünüyoruz. Alişan Şenyüz,Osman özbilen (Osmancık) Hasan Gümüş,Rüstem Köpüklü,Ahmet Gündoğan (vefat) İhsan Ateş ,Tarihci Neriman Aycan,Musa Barutçu ,Aykent Altay,Ayşe Sıdıka çelik,Mustafa Bayraktar,Nurcan Kökmen,Sait özdemir,Mustafa Yaşar ,ümit Ziya özbakır bunlar bizim döneme ait aklımda kalan öğretmenlerimiz.
Sözün özü güzel bir başlangıç yaptı Hasan Bayar Hocam ,artık bizlere düşen görev her yıl Haymana.com da yapacağımız bir anket ile beraber belirleyeceğimiz ortak bir tarihte bir araya gelmek ,bu uygulamayı geleneksel bir hale getirmek olmalı.
Zaman hızla akıp gitmekte ,lütfen seneye kendinize biraz zaman ayırın ,eski arkadaşlarınızı ,öğretmenlerinizi görme fırsatını yok etmeyin. 25 -30 yıldır hiç görmediğiniz arkadaşlarınızı görmenin ,neler yaptıklarını duymanın heyecanını ,gururunu yaşayın .
Zaman gelecek baba -oğul,anne kız aynı duyguyu beraber hissedecekler.
Psikolojik olarak çok rahatlayacaksınız bundan eminim..
2012 yılında 2.Haymana Lisesi Mezunları Pilav Gününde görüşmek üzere...